Her şey bir duyguyla başladı: bir dostu resmetme isteğiyle. Kurucusu Aleyna Kandemir, İstanbul Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi’nde okurken, sanat tutkusunu ve hayvan sevgisini birleştirdi. Kendi köpeği Alfa, sadece ilham değil, aynı zamanda markanın adının da kaynağı oldu — Alf Portraits.
O dönemde Türkiye’de kimse evcil hayvan portreleri yapmıyordu. Aleyna’nın amacı sadece gerçekçi bir çizim yaratmak değil; her portrenin duygusal bir hikâye taşımasını sağlamaktı. Böylece Alf Portraits, Türkiye’de pet portrait sanatını başlatan ilk marka olarak doğdu. 🎨

Alf Portraits’in temelinde sevgi, sabır ve detaylara olan tutku var. Her portrede amaç, sadece bir yüzü çizmek değil; o bakıştaki sevgiyi, huzuru ve karakteri anlatmak.
Soft pastel ve yağlı pastel teknikleriyle hazırlanan portreler, her bir tüyün, gölgenin ve ışığın özenle işlendiği özel sanat eserlerine dönüşüyor.
Bu yüzden Alf Portraits çizimleri sadece “bir tablo” değil, bir anı, bir bağ, bir hatıra. 💗

Alf Portraits’in her çiziminde hissedilen detay, markanın mottosunu özetliyor:
“Mükemmel çizmek değil, hissettirmek önemli.”

Bugün Alf Portraits, Türkiye’de binlerce evcil hayvan sahibine özel çizimler sunan, kendi markasını tescillemiş bir sanat atölyesi. Sadece Türkiye’de değil, dünyaya uluslararası satış da yapıyor. Her çizim, hâlâ aynı samimiyetle ve el emeğiyle hazırlanıyor.

Alf Portraits’in hikayesi, sadece bir markanın değil, sanatla dostluğu birleştiren bir topluluğun hikayesidir.
Her çizim, bir can dostunun anısını yaşatır. Her pastel dokunuş, bir kalbin sevgisini taşır.
Alf Portraits — Çünkü her dost, sanatla anılmayı hak eder. 🎨🐾